Nilo ile yeni bir yaratıcı geleceğe coğru – CEO Nuno Leiria ile röportaj

Nilo’nun doğuşundan benzersiz yapay zekâ araçlarına, Gen Alpha’nın yaratıcılığından uzun vadeli vizyona kadar, CEO Nuno Leiria platformu inşa etme sürecini tüm yönleriyle bizimle paylaştı.
photo of nuno leiria on the left, nilo logo on the right

Metin, görsel veya sesle 3D oyunlar ve dünyalar oluşturmayı sağlayan yapay zekâ temelli bir platform olan Nilo, Supercell liderliğinde 4 milyon dolarlık bir tohum yatırım aldı.

Duyurunun ardından Nilo’nun kurucusu ve CEO’su Nuno Leiria ile şirketin yolculuğu, ardındaki vizyon ve geleceğe dair planlar hakkında konuştuk.


Nilo’yu geliştirirken geçtiğiniz yolculuğu, en önemli dönüm noktalarınızı ve karşılaştığınız en büyük zorlukları anlatabilir misiniz?

20 yılı aşkın süredir oyun geliştiriyorum ve beni hep rahatsız eden şey, oyun yapımının inanılmaz derecede zor, yavaş ve pahalı olmasıydı. Son derece yaratıcı ve yetenekli insanların, teknik engellerin yüksekliği nedeniyle fikirlerinden vazgeçtiğini gördüm. Yaratıcılığın verdiği o oyun oynamaya benzeyen keyfi kaybettiler. Ben bunu değiştirmek istedim. Hep, bir oyunu yaratmanın en az oynamak kadar eğlenceli olmasını sağlayacak yollar aradım.

Yaratıcı yapay zekânın yükselişiyle birlikte, bu hayalimin nihayet gerçek olabileceğini fark ettim. Oyun motorları, yaratıcı araçlar ve yapay zekâ alanlarında uzmanlaşmış bir ekibi bir araya getirdim ve bu fırsatı yakalamak için hızla harekete geçtik. Başladıktan sadece üç ay sonra çalışan bir prototipimiz vardı – bu bizim ilk büyük dönüm noktamız oldu. Bu sayede vizyonumuzu gösterebildik ve sonunda Supercell ve a16z speedrun gibi ortakları yanımıza alabildik.

En büyük zorluk, bu hızda ilerlemeye devam edebilmekti. Çünkü yaratıcı yapay zekâ alanı inanılmaz bir hızla değişiyor. Çevikliğimiz bizim en büyük avantajımız ama aynı zamanda en zorlu mücadelemiz. Bizi ileriye taşıyan şey, yeni bir yaratıcı geleceğe doğru yarıştığımıza dair duyduğumuz inanç.

nilo logo with "

Kullanıcılar, Nilo’da yapay zekâ ile oluşturulmuş dünyaları ne kadar ayrıntılı bir şekilde özelleştirebiliyor?

Nilo, bir komut yazıp ardından bir dünyanın ortaya çıkmasını izlediğiniz bir sistem değil. Biz, “vibe coding oyunları” için bir platform kurmaya çalışmıyoruz.

Amacımız, tüm yaratıcı araç setini modernleştirerek, yaratıcıların dünyalarını daha az stresle ve çok daha keyifli bir şekilde inşa etmelerini sağlamak. Yapay zekâ, karmaşık görevleri hızlandırmak için kullanılan bir araç; ancak biz tüm özellikleri, yaratıcıların sonuç üzerinde tam denetime sahip olacağı şekilde tasarlıyoruz.

Örneğin, Live Canvas adlı aracımızla, oluşturmak istediğiniz nesneyi çizebilir, ardından metinle detayları belirleyebilir ve bunu saniyeler içinde bir 3D modele dönüştürebilirsiniz.

Yapay zekâ araçlarının ötesinde, kullanıcılar primitive’lerle (temel şekillerle) oluşturma, kendi modellerini içe aktarma veya doğrudan kod yazma gibi seçeneklere de sahip. Bu manuel yaratıcı araçlarla yapay zekâ desteğinin birleşimi, Nilo’yu benzersiz kılıyor: sadece komutla çalışan sistemlerin ötesinde daha ifade gücü yüksek bir kontrol sunuyor ve süreç teknik olmaktan çok eğlenceli hissettiriyor.

Nilo’nun ana kullanıcı kitlesi olarak Gen Alpha’yı hedeflemesi dikkat çekici. Gen Alpha’nın yatarım süreci, önceki nesillerden nasıl farklı?

Gen Alpha, çok oyunculu, 3D sosyal alanlarda büyüdü — arkadaşlarla vakit geçirmek ve kendini ifade etmek için oyunlar doğal ortamları.

Ayrıca bu nesil, büyük stüdyoların yeni bir popüler IP sunmasını beklemiyor. Önceki nesiller mevcut oyunlara modlar eklerken, Gen Alpha başından itibaren kendi deneyimlerini oluşturmak istiyor.

Ve bu nesil kültür hızında hareket ediyor. Bir hafta TikTok’ta bir meme görüyorsunuz, ertesi hafta o meme kullanıcı yapımı oyunlarda karşınıza çıkıyor. Gen Alpha, sanal ortamlarda daha sosyal, üretim konusunda daha kendi başına hareket eden (DIY ruhuna sahip) ve yaratıcı icra konusunda çok daha hızlı. Nilo, bu hıza ayak uydurmak üzere tasarlandı ve onların hızlı üretme ve paylaşma ihtiyaçlarına uygun araçlar sunuyor.

Erken verileri analiz ederken geri bildirimleri nasıl değerlendiriyorsunuz? Şu ana kadar öne çıkan içgörüler neler oldu?

Eylül ayında kapalı Erken Erişim sürecimizi başlattık, bu yüzden şu anda en çok odaklandığımız konu vizyonumuza ne kadar yaklaştığımız: Kullanıcılar fikirlerini hızla hayata geçirebiliyor mu? Gerçek zamanlı olarak etkili bir şekilde iş birliği yapabiliyorlar mı? Her gün geri dönüp yeni oyunlar yaratıyor ya da başkalarının çalışmalarını yeniden düzenliyorlar mı?

Elbette belirli etkileşim ve tutundurma metriklerini takip ediyoruz. Ancak bu aşamada bizim için daha da önemlisi, kurucu içerik üreticilerimizle sürekli iletişimde olmak. Bunu da haftalık birlikte oluşturma oturumları, kullanıcı röportajları ve Discord sohbetleri ile sağlıyoruz.

Şu ana kadar bizi en çok heyecanlandıran içgörü şu oldu: İnsanların Nilo’yu ilk kez denemeye başlamasından, oynanabilir dünyalar yayınlamaya geçişi sadece birkaç dakika içinde gerçekleşebiliyor. Aylarca tek başına uğraşmak yerine neredeyse anında etkileşimli bir şey paylaşabilmeye geçmeleri, Nilo’nun doğal ve ödüllendirici bir şekilde yaratıcılığı tetiklediğinin güçlü bir göstergesi.

Nilo için uzun vadeli iş modeliniz nedir? Roblox veya Unity gibi platformlardan nasıl farklılaşıyor ve finansal sürdürülebilirliği nasıl sağlamayı planlıyorsunuz?

Biz sadece bir oyun motoru değil, hem yaratıcıların hem oyuncuların gelişebileceği bir platform ve ekosistem inşa ediyoruz. Kısa vadede önceliğimiz, yaratıcıların 3D oyunlar ve dünyalar oluşturmasını kolaylaştıran güçlü araçlar sunmak. Platform geliştikçe, canlı bir ekonomi oluşacağını öngörüyoruz; burada yaratıcılar çalışmalarından para kazanabilecek, oyuncular da sevdikleri yaratıcıları, oyunları ve dünyaları destekleyebilecek.

Bizi Roblox veya Unity’den ayıran en temel fark, başından itibaren yapay zekâ temelli (AI-native) ve tarayıcı öncelikli (browser-first) bir yapı üzerine inşa edilmiş olmamız. Bu da şu anlama geliyor: hız, erişilebilirlik ve sosyal iş birliği deneyimin merkezine doğrudan entegre edildi – sonradan eklenmiş yama özellikler değil.

Kullanıcı üretimli içeriklerde telif hakkı, içerik güvenliği ve sahiplik anlaşmazlıklarını nasıl yöneteceksiniz?

Biz bu konulara proaktif ve çok katmanlı bir yaklaşımla yaklaşıyoruz.

Güvenlik tarafında, topluluğun sorunları bildirmesi ve işaretlemesi için açık sistemler kuruyoruz, hizmet şartlarımızda şeffaf yönergeler belirliyoruz ve platform içinde içerik denetleme sistemlerini devreye alıyoruz.

Telif hakkı tarafında, oyun, medya ve marka dünyasındaki fikri mülkiyet sahipleriyle aktif bir diyalog içindeyiz. Bu görüşmeler, tüm paydaşlara hizmet edecek politika ve ortaklık programlarını geliştirmemizi sağlıyor.

Erken erişim süreci, bu sistemleri ve politikaları doğrudan içerik üreticileri ve sektör ortaklarıyla gerçek koşullarda test etme fırsatı sunuyor. Bu evrimsel bir süreç, ancak bizim pusulamız, açıklık ve yaratıcılık ile sorumluluk ve yaratıcı ekonomiye saygı arasında denge kurmak.

Önümüzdeki birkaç yıl içinde Nilo’yu nerede görüyorsunuz?

Vizyonumuz, yaratıcıların farklı türlerde – hatta şu an hayal edemediğimiz türlerde – oyunlar ve deneyimler yayınladığı, oyuncuların da tamamen yeni ve zengin bir oyun dünyasında keyif aldığı canlı bir ekosistem. Giriş bariyerini bu kadar düşürdüğümüz için, birçok oyuncunun zamanla kendisinin de yaratıcıya dönüşeceğini ve favori oyunlarını yeniden yorumlayacağını bekliyoruz.

Platform olgunlaştıkça, yaratıcıların Nilo üzerinde kurulan paylaşımlı yaratıcı ekonomiye anlamlı şekilde katıldığını göreceğiz.

Ama en heyecan verici olan, öngörülemeyen şeyler.

Biz, sosyal 3D üretimin kendi başına bir medya türüne dönüşeceğine inanıyoruz – sadece yaratmak değil, sadece oynamak değil, sadece izlemek değil, üçünün harmanlandığı yeni bir deneyim.

Birkaç yıl içinde insanlar sadece inşa ettikleri oyunlardan ve dünyalardan değil, aynı zamanda yalnızca bu yeni nesil yaratıcıların ortaya koyabileceği tamamen yeni türde etkileşimli deneyimlerden söz ediyor olacak.

Ve Nilo, bu evrimin ön saflarında yer alacak.


Nuno Leiria

Nilo’nun Kurucusu ve CEO’su

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir