Hyper-casual ve hybrid-casual oyunlar mobil oyun sektöründe en çok konuşulan konuların başında geliyor. Bu iki türe mensup oyunların sayısı oldukça fazla ve sektörde hyper-casual’dan hybrid casual’a doğru bir hareketlilik görülüyor. Peki bu hareketliliğin sebebi ne? Hyper-casual ve hybrid-casual karşılaştırıldığı zaman ortaya ne gibi benzerlikler ve farklılıklar çıkıyor?
Oyun geliştiriciler ürettikleri ürünlerden maksimum fayda sağlamayı hedefler. Diğer yandan yayıncılar da benzer şekilde hareket eder ve harcadıkları para karşılığında bir oyundan maksimum karı elde etmek isterler. Bu oldukça doğaldır, neticede oyun sektörü bir iş alanıdır ve karlılık her iş modelinde olduğu gibi burada da önemlidir.
Hyper-casual ve hybrid-casual’ın ne olduğuna kısaca değinmekte fayda var. Bu oyun türlerini tanıtırken aynı zamanda karşılaştırmış olacağız.
Hyper-casual oyun nedir?
Mobil oyun sektöründe faaliyet gösteren hemen herkes hyper-casual hakkında fikir sahibidir. Bu durum gayet normaldir çünkü hyper-casual oyunlar, mobil oyun dünyasındaki sayısız oyunun önemli bir kısmını oluşturur.
Hyper-casual, kullanıcının gün içerisinde çok zaman ayırması ve üzerinde kafa yorması gerekmeden oynayabileceği, genellikle tek bir mekaniğe dayanan oldukça basit ve eğlenceli oyun türüdür. Hızlıca üretilebilir ve diğer oyun türlerine nazaran çok daha kısa sürede kar etmeye başlar. Hızlı şekilde kar elde eden hyper-casual oyunların önemli bir dezavantajı da vardır. İstisnai oyunlar dışında birçok hyper-casual oyun kısa ömürlüdür.
Türü daha detaylıca incelemek isteyenler raporları, akademi yazılarını, hyper-casual haberlerini, hyper-casual stüdyoları ve yayıncıları ile yapılan röportajları ve daha fazlasını hyper-casual kategorimiz altında bulabilir. Yine de en temel özelliklerden yola çıkarak burada bir liste halinde sıralayalım.
Hyper-casual oyunların avantajları:
- Genelde tek bir mekaniğe dayanan basit bir yapıları vardır.
- Basitlik ile kolaylığı karıştırmamak gerekir. Bazı hyper-casual oyunların oynanışı zorlayıcıdır. Buradaki basit “karmaşık olmayan” anlamında kullanılmıştır.
- Diğer oyunlara nazaran çok daha kısa sürede geliştirilebilir.
- Kalabalık ekiplere ve stüdyolara ihtiyaç yoktur. Küçük ekipler genelde yeterlidir.
- Hızlı şekilde monetize edilebilir ve kısa sürede maddi geri dönüş sağlar.
- Tutmayan projeleri “öldürüp” yenisine geçmek kolaydır.
Yukarıdaki avantajlar “hyper-casual geliştirmek kolay” algısı oluşturabilir. Bu doğru değildir. Hyper-casual oyunlar stüdyolara milyonlarca dolar kazandırabilirken batmalarına da sebep olabilir. Ayrıca hyper-casual geliştiricilerin sıkı bir oyun sektörü takipçisi olması gerekir. Aksi takdirde trendi yakalayamayabilir ve başarısızlığa sürüklenebilirler. Şimdi madalyonun diğer yüzüne bakalım.
Hyper-casual oyunların dezavantajları:
- Trendlere yakından bağlıdır ve zamanlama önemlidir. “Yanlış” zamanda çıkan “doğru” bir hyper-casual pek ala başarısız olabilir.
- Genelde kısa ömürlüdür.
- İlk aşamada pazarlama ve reklam maliyetleri çok yüksektir. Bu sebeple geliştiriciler genelde yayıncılara bağımlıdır.
- Diğer oyun türlerine göre monetizasyon seçenekleri kısıtlıdır. Monetizasyon çoğunlukla reklamlara ve sınırlı çeşitteki oyun içi satın alımlara bağlıdır.
- Özgün bir hyper-casual yapmak görece zordur. Aklınızdaki oyun fikrinin aynısının ya da çok benzerinin daha önce yapılmış olma olasılığı yüksektir.
- Rekabet çok şiddetlidir.
Bu dezavantajlar hyper-casual geliştiricileri bekleyen tuzaklardır. Elbette, ne yaptığını iyi bilen bir stüdyo ya da yayıncı bu zorlukların üstesinden gelebilir. Hyper-casual oyunların “zamanla yarıştığını” söylemek yanlış olmaz. Oyunların kısa sürede geliştirilebiliyor ve trendlere bağımlı olması geliştiricilerin adeta yarışmasını gerektirir.
Bu özetten sonra hybrid-casual türüne geçebiliriz.
Hybrid-casual oyun nedir?
Hybrid-casual kendine has net özellikleri olmayan melez bir oyun türüdür. Hyper-casual, casual ve mid-core oyunların çeşitli özelliklerinin bir araya gelmesiyle doğmuştur. Bazı hyper-casual geliştiricilerin ve yayıncıların da rotasını hybrid-casual’a çevirmesinin yegane sebeplerinden biri budur. Hybrid-casual oyunlar, hyper-casual oyunların bazı dezavantajlarını önemli ölçüde azaltır. Diğer yandan bir takım avantajları da zayıflatır.
Hybrid-casual bir oyun, hyper-casual’ların eğlenceli yapısına sahiptir. Hyper-casual için kullanılabilecek birçok fikir ve tema hybrid-casual’da da kullanılabilir. Diğer yandan, casual ve mid-core oyunlardan alınan çeşitli oyun mekanikleri ve monetizasyon yöntemleri hybrid-casual’a rahatlıkla entegre edilebilir.
Hybrid-casual, hyper-casual oyun türünün en büyük dezavantajlarından olan kısa ömürlülük sorununa iyi bir çözüm getirir. Diğer oyun türlerinden alınan mekanikler ve meta öğeler hybrid-casual oyunların ömrünü uzatır.
Hybrid-casual oyunları anlayabilmek için hyper-casual, casual ve mid-core oyunlarının özelliklerine aşina olmak gerekir. Her bir oyun türü kendi içerisinde uzunca incelenebilir. Fakat burada hybrid-casual’ın yerini netleştirmek için şöyle bir özet çıkarılabilir:
Hybrid-casual oyunun amacı hyper-casual kadar erişilebilir, casual kadar sürdürülebilir ve mid-core kadar para kazanabilir olmaktır.
Hybrid-casual oyun avantajları:
- Melez bir türdür, bu sayede geliştirici ve yayıncıların istediği birden fazla özelliği rahatlıkla taşıyabilir.
- Ömrü daha uzundur.
- Monetizasyon seçenekleri daha fazladır.
- Geliştirme süreci mid-core ve casual oyunlara kıyasla daha hızlıdır.
- Melez yapısı sayesinde daha geniş oyuncu kitlesine hitap eder.
- Retention, LTV, ARPDAU gibi teknik parametreleri genelde hyper-casual’a göre daha başarılıdır.
- Burada bir açıklama yapmak gerekiyor. Bu değerlerin hyper-casual oyunlara göre daha başarılı olmasının önemli sebeplerinden biri, hyper-casual oyun pazarının doygunluğa ulaşmış olması. Kullanıcılar artık daha yoğun içeriğe sahip fakat aynı ölçüde oynaması rahat oyunlar talep ediyorlar. Hybrid-casual bu talepleri karşılıyor.
Hybrid-casual oyun yapmak, çeşitli baharatlar kullanarak yemek yapmaya da benzer. İstediğiniz lezzeti yakalamak için doğru miktarda baharat kullanmanız gerekir. Hybrid-casual bir oyun da geliştiricilerinin amacına göre şekillenir ve yukarıdakilere ek birçok avantaj ortaya çıkarabilir.
Diğer yandan, hybrid-casual multidisipliner bir alandır. Geliştirici stüdyonun casual, mid-core ve hyper-casual hakkında bilgiye veya tecrübeye ihtiyacı vardır. Aksi takdirde hybrid-casual yapmak isteyen bir stüdyo kendisini hyper-casual yada mid-core bir oyun yaparken bulabilir.
Hybrid-casual oyun dezavantajları:
- Multidisipliner bir alandır. Geliştiricinin birden fazla oyun türü hakkında bilgiye sahip olması gerekir.
- Hyper-casual oyuna göre daha fazla iş gücü gerektirir.
- Geliştirme süreci daha maliyetlidir.
Hybrid-casual birçok alt tür içeriyor. Kimi oyunlar mid-core ve hyper-casual’i kombinlerken kimileri casual ve hyper-casual’i birleştirebiliyor. Bu sebeple yukarıda saydıklarımız yalnızca genel geçer özelliklere dayanıyor. Alt başlıklara ayrıldıkça daha fazla avantaj ve dezavantajdan bahsetmek mümkün.
Oyun geliştiriciler ve yayıncılar neden hybrid-casual’a yöneliyor?
Bazı mecralarda “hyper-casual bitiyor mu” sorusu sıkça soruluyor. Bu sorunun cevabı gayet net: Hayır.
Arzı olan her şey kendisine bir talep oluşturur. Bu bağlamda icat edilmiş hiçbir şeyin tamamen “biteceğini” söyleyemeyiz. Diğer yandan, değişim ve gelişim her zaman devam edecektir ve insan ihtiyaçları ve talepleri neyi gerektiriyorsa sektörler oraya doğru hareket edecektir. Bu oyun sektörü için de geçerlidir.
Hybrid-casual oyunlar, hyper-casual’ların güncellenmiş hali gibi düşünülebilir. Bu oyun türünün ortaya çıkmasındaki en büyük neden kullanıcı beklentilerinin değişmesidir. Şimdiye dek mevcut hyper-casual oyunlar bu alanda beklentileri karşılıyordu ve kazançlıydı. Bu sebeple çok fazla geliştirici ve yayıncı bu alana yöneldi. Fakat artık pazar satüre olmaya başladı. Günümüzde o kadar çok hyper-casual oyun üretiliyor ki kullanıcılar artık bu türe mensup yeni bir oyun gördüklerinde şaşırmıyor veya heyecanlanmıyorlar.
Hyper-casual oyun türüde bu değişime ayak uydurarak hybrid-casual’a dönüşüyor. Bu iki tür birbirinden tamamen bağımsız değil. Bu sebeple geliştiriciler ve yayıncılar aslında hyper-casual’ı terketmiyorlar, sadece onu güncelliyorlar.
Özetle, hyper-casual’ın beğenilen özellikleri kalıyor, yenileri ekleniyor ve şirketler oyundan elde ettikleri karı maksimize etmek için hybrid-casual kategorisine doğru yöneliyorlar.
Birgün, kalabalık kullanıcı kitleleri “basit” oyunlardan sıkılır ve paralarını hard-core mobil oyunlara haracamak isterse, sektör o yöne doğru kayacaktır. Tam tersi de geçerlidir. Belki de insanlar yorucu ve efor gerektiren rekabetçi oyunlardan uzaklaşarak tekrar hyper-casual talep etmeye başlayabilir. Bu “zamanın ruhu” ile alakalı bir durumdur. Ana akım değişebilir. Yine de durum her ne olursa olsun arayanlar için bir yerlerde istedikleri türde oyunlar bulmak mümkün olacaktır.
Sonuç
Hybrid-casual oyunlar sektörde yeni bir başlık olarak algılanıyor. Bu ne doğru ne de yanlış. Geliştiriciler o kadar fazla hyper-casual oyun üretti ki, bu oyunlardan bazıları hyper-casual olarak tanımlanan sınırların dışına çıktı. Orada yeni bir isimlendirme doğdu: Hybrid-casual.
Hybrid-casual kategorisindeki oyunlar hyper-casual değildi, casual ve mid-core özellikleri taşıyordu ama bu kategorilere de tam olarak uymuyordu. Bu sebeple tür kendi kendini tanımladı. Diğer oyun türlerinin güçlü özelliklerini taşıdığı için de hemen dikkat çekti.
Yayıncıların ve geliştiricilerin tecrübeleri zaman hybrid-casual’in yeni bir ana akım olabileceğini gösterdi. Bazı geliştirici ve yayıncılar da rotasını bu türe doğru çevirdi.
Hyper-casual gücünü koruyor ve evrimleşiyor. Hybrid-casual ise önemli avantajları ile öne çıkıyor. Oyun sektöründeki bu ve benzeri geçiş dönemlerinde gelişticilerin ve yayıncıların hedeflerini iyi belirlemeleri gerekiyor.